Cennete Giden Merdiveniyle Büyüleyen Bir Albüm
Led Zeppelin- Led Zeppelin IV
10/10
“There's a lady who's
sure all that glitters is gold
And she's buying the
stairway to heaven.”
1968 yılından beri müzik tarihini
kökünden değiştirmiş topluluklardan biri olan Led Zeppelin ise Stairway to Heaven isimli bu muazzam parçanın yegane sahibi. Bununla birlikte; grubun Led
Zeppelin (1969), Led Zeppelin II (1969) ve Led Zeppelin III (1970) isimlerini
taşıyan -başlık adı koyma tasasından uzak- ilk 3 albümü, dönemin popüler akımı
olan Rock n Roll sonrası kültürünü adeta şekillendirmişti. Ertesi yıl ise
kariyerlerinin zirvesine yine kendi adlarını koydular: Led Zeppelin IV (1971).
Bestelerden sorumlu gitar üstadı
Jimmy Page, şarkı sözlerine imzasını atan büyülü vokal Robert Plant, bas ile
klavyeyi adeta konuşturan John Paul Jones ve davul çalma kurallarını yeniden yazan adam John Bonham: Bu albümde, grubu oluşturan herkesin bireysel ve
topluluk olarak en büyük performanslarına tanık oluyoruz. Bunun sonucunda, kayıt
da günümüze kadar 40 milyona yakın satış yaparak hem grubun hem de müzik
tarihinin en fazla satan albümlerinden biri haline geliyor.
Albümün açılışını yapan Black Dog, henüz ilk saniyelerindeki o meşhur “Hey, hey, mama, said the way you move.
Gonna make you sweat, gonna make you groove!” sözleriyle dinleyiciyi bir anda
kendisine çekmeyi başarıyor. Ağır gitar riff’leri ve güçlü vokaller, parçayı
adeta sürüklüyor. Bu arada şarkının adı, albümün kaydedildiği Headley Grange stüdyosunun
oralarda sürekli gezinen bir labrador retriever köpeğe ithafen konulmuş. Ayrıca,
bir Türk pastil firmasının parodi reklamında da zekice kullanıldığını
unutamayız!
Ardından gelen Rock and Roll ise ismini
aldığı müzik türünün adeta büyüleyici bir özeti gibi. “It's been a long time,
been a long time. Been a long lonely, lonely, lonely, lonely, lonely time.”
sözleriyle parça tartışmasız en vurucu anına ulaşıyor. Şarkı sözleriyle de
Plant’in, 1950’lerin Rock n Roll günlerini özlediğini anlıyoruz. Özellikle
davullarıyla kendine hayran bırakan eserin, Foo Fighters cover’ına da
kesinlikle göz atılmalı. The Battle of Evermore ise çoklu vokalleri ve akustik
gitarlarıyla albüm temposunu biraz olsun düşürüp dinleyicisini acayip bir
şekilde rahatlatıyor.
Bir sonraki parça ise, yazımızın başında
da değindiğimiz 8 dakikalık ölümsüz eser Stairway to Heaven: Queen için
Bohemian Rhapsody ne anlam ifade ediyor ise Led Zep için de bu üç bölümlü progresif
parçanın benzer bir değeri var. Bütün grup üyeleri, burada hem teknik hem duygu
anlamında zirvelerini yaşıyor. Rolling Stone ve VH1 gibi birçok müzik
otoritesine göre gelmiş geçmiş en önemli şarkılardan biri olan eser, aynı
zamanda da dünyaca ünlü Guitar World dergisine göre tarihin en iyi gitar solosuna da sahip olan şarkı. Page’in bu parçadaki hem akustik hem de elektro
gitar işçiliği tek kelimeyle “kusursuz”. Ayrıca BBC’ye verdiği röportajda da gitarist,
şarkıda bir Orta Çağ havası yaratmak istediklerini (ve tabii ki yarattıklarını)
ifade ediyor.
Bununla birlikte, birçok
müzikseverin bildiği üzere şarkının tersten çalındığında şeytanı övdüğü gibi
bir inanış var. Bu, yoruma fazlasıyla açık bir konu olsa da parçanın ismi
gereğince karşıt anlamının böyle olması aslında hiç de şaşırtıcı olmaz.
Misty Mountain Hop, ismini J. R.
R. Tolkien’ın The Hobbit isimli klasiğinden alan ve gitar riff’leriyle akılda
kalan bir Led Zep eseri. Aynı zamanda devamında gelen Four Sticks de daha çok
gitarların konuştuğu bir iş. Bir sonraki parça olan Going to California ise
sonlarında Plant’in albümdeki en özel performanslarından birini sunduğu bir
güzellik. Tam anlamıyla bir Batı’daki singer-songwriter folk eserlerini
andıran parça, aynı zamanda efsane dizi Entourage’ın 2011 yılındaki final bölümünde de kullanılmıştı.
Albümün sonunda, belki de esas
hak ettiği değeri yeterince görememiş bir klasik var: When the Levee Breaks.
Parça, Heavy Metal türündeki tekniğe ilham veren Led Zep gitarları ve
özellikle şarkının tam ortasındaki o enstrümantal bölümle tam anlamıyla dopdolu
bir “gizli” hit.
Genel olarak ise albüm, her
müzikseverin mutlaka “baştan sona” dinlemesi gereken bir başyapıt. Albümü açın,
gözlerinizi kapatın ve cennete giden bu merdivenle büyülenin!